Soru önergesinde, iki gündür yoğun bakım ünitesinde tedavi gören Mehmet Emin Çam’ın ellerinin yatağa kelepçeli şekilde tutulduğu ve tahlillere götürülürken kelepçesinin çözülmediği bilgilerine yer verildi. Sarıtaş, bu uygulamaların insanlık dışı muamele ve işkence yasağının ihlali anlamına geldiğini ifade etti.
Cezaevindeki hasta tutukluların yaşadığı sorunlara dikkat çeken Sarıtaş, Anayasa’da ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerde güvence altına alınan “insan onuruna uygun muamele görme hakkı” ile “tedaviye erişim hakkı”nın sistematik biçimde ihlal edildiğini iddia etti. Cezaevinde tedavisi mümkün olmayan hastalıklarla mücadele eden tutukluların uygun sağlık koşullarına erişemediklerini belirten Sarıtaş, “Birçok hasta tutuklu, yaşamlarını cezaevi koşullarında sürdüremeyecek durumda olmalarına rağmen tahliye edilmeyerek ölüme terk edilmektedir.” dedi.
Sarıtaş, şu sorulara yanıt verilmesini istedi:
- Mehmet Emin Çam’ın güncel sağlık durumu nedir? Hangi teşhislerle hastaneye kaldırılmış ve ne tür bir tedavi uygulanmıştır?
- Mehmet Emin Çam’ın yoğun bakımda kelepçeli olarak tutulmasının yasal dayanağı nedir? Bu uygulama ile ilgili sorumlular hakkında herhangi bir inceleme başlatılmış mıdır?
- Mehmet Emin Çam’ın refakatçi hakkı neden engellenmektedir? Yoğun bakım sürecinde insani destek ve iletişim hakkı neden sağlanmamaktadır?
- Daha önce de hastaneye kaldırılan Çam’ın sağlık durumu göz önüne alındığında, cezaevi koşullarında yaşamını sürdüremeyeceği açıkça ortadayken, neden hala tahliye edilmemiştir?
- Mehmet Emin Çam’ın tutulduğu cezaevinde, benzer şekilde tedaviye erişimi kısıtlanan başka hasta tutuklular var mıdır?
- Cezaevlerinde sağlık durumu kritik olan kaç tutuklu bulunmaktadır? Bu kişilerin kaçı hakkında Adli Tıp Kurumu “cezaevinde kalamaz” raporu vermiştir?
- Hasta tutuklulara uygulanan sevk, tedavi ve refakat süreçlerinde insan haklarına uygunluğu sağlamak adına herhangi bir düzenleme yapılmakta mıdır?
Sabahat Erdoğan Sarıtaş, Adalet Bakanlığı’nın bu konuda şeffaf bir tutum takınmasını ve kamuoyunun vicdanını rahatlatacak adımlar atmasını talep etti.
