Halil ANGÜN
Köşe Yazarı
Halil ANGÜN
 

Memleket Sevdası...

Medya56 haber sitesinde haber ve köşe yazısı yazmayı bırakıp, haber sitemi kapatıp yazmayı bıraktığım 2019 Temmuz ayı başlarından başlamak üzere üç yıla yakın bir zaman geçti.Kurtalan Gazetesinde köşe yazısı yazmaya başladığım geçtiğimiz şubat ayında başlamak üzere ''Usta Kalem'' köşesinde ağır bir sorumluluk yüklenerek yeniden ve yine beni gazete de yazmaya teşvik eden Abdurrahman Binay ve Serdar Güran’a teşekkür ederim.Yazılarımda işlediğim konularda gerek haber sitem de gerek gazetede başlangıçtan bu güne baktığımız zaman daha ziyade memleket meseleleri ve memleket sevdasının ağır bastığını görürsünüz. Bu sevdanın için de siyaset vardı, ekonomik durumla ilgili halkın geçim sıkıntısından tutun sosyal içerikli konularda haberi yapılan olaylar üzerinde fikir beyanı var. Memleketim, memleketim, memleketimNe kasketim kaldı senin ora işi,Ne yollarını taşımış ayakkabılarımSon mintanım da sırtımda paralandı çoktan,Şile bezindendiSen şimdi yalnız saçımın akında,Enfarktinda yüreğimin,Alnımın çizgilerindesin memleketimMemleketimMemleketimMemleket sevdası; kimi zaman Türkülere nakşedilmişken, kimi zaman da Nazım Hikmet in özlemini çektiği bir yer olarak şiirde karşımıza çıkmıştır.İnsanın hayatında iki yer vardır hani. Doğduğun yer ve Doyduğun yer. Bu iki kavram, zeytinyağı ve su karışımı kadar birbirinden bağımsız aslında. Ancak bu karışımın her zaman su yüzüne çıkanı, doğduğumuz yer olan memleket kavramı olmuştur. Çünkü İnsanın Memleketi onun son kalesi, sığınacak en güvenli limanıdır.Memleket, ait olduğun yer; toprağına, taşına, rüzgarına, havasına karıştığın, türküsünde coşarken, efkarında hüzünlendiğin yerdir memleket ne yapsan da o izi kaybetmek zordur. Aradan bir ömür geçse de. Evet, memleket meselelerine girdiğimizde eleştirenler olur, menfaatine dokunulanlar olur, fakat çok sayıda memleket sevdalısının manevi desteği vardır arkamızda.Bürokrat ve siyasetçiler, STK'lar yolcu, biz yazar çizer ve gazeteciler hancıyız. Eleştirilerimiz kişisel algılanmasın. Bürokratın yarın görev süresi dolar gider. Siyasetçi ve STK'nın yarın aday gösterilmez veya seçimi kazanamaz gider. Bu şehrin yazarı, çizeri, gazetesi, gazetecisi bir yere gitmez.Asıl meselemiz. Memleketimizde güzel şeylerin olmasıdır, memlekete kimin taş üstüne taş koyduğu veya koymadığıyla ilgilenmeliyiz. Biz memleketimizi de, memleketimize hizmet edeni de severiz ve unutmayız. Bizler kadim bir geleneğin mirasçılarıyız. Çok renkli bir kültürün, çok dinli, çok dilli bir yaşamın varisleriyiz.''Tek eksiğimiz bir Lobimizin olmayışı''Lobi sözcüğü hol, koridor anlamlarını karşılamaktadır. Lobicilik aslında STK'sı, gazetecisi, yazar cizeri, esnafından oluşan bir temsiliyet olarak ta kullanılır. Faaliyetleri zamanla siyasi kararları etkilemek için siyasi yetkililerle buluşma tartışma çözüm bulma ortamı sunan önemli bir yer olmuştur. Lobicilik kavramı en basit haliyle yerel ve ulusal alınan kararları etkilemeye çalışmaktır. Maalesef Kurtalan için hayati önem taşıyan konu ve kararları etkileyecek bir lobiciliğin olmayışı, gelişmekte olan ilçemiz için bir dez avantajdır. Lobicilik, örgütlenme çalışmaları suç imiş gibi algılanmış olacak ki! İlçe üzerinde söz hakkı olanlar bu haklarını her nedense kullanmaktan çekiniyor, tırsıyorlar.Unutmayın, “Ölümsüz olmak istiyorsan, ya okunmaya değer şeyler yaz, ya da yazılmaya değer işler yap.” Sözünden hareketle, okunmaya değer yazılar yazmak dileği ile...
Ekleme Tarihi: 21 Mart 2021 - Pazar
Halil ANGÜN

Memleket Sevdası...

Medya56 haber sitesinde haber ve köşe yazısı yazmayı bırakıp, haber sitemi kapatıp yazmayı bıraktığım 2019 Temmuz ayı başlarından başlamak üzere üç yıla yakın bir zaman geçti.
Kurtalan Gazetesinde köşe yazısı yazmaya başladığım geçtiğimiz şubat ayında başlamak üzere ''Usta Kalem'' köşesinde ağır bir sorumluluk yüklenerek yeniden ve yine beni gazete de yazmaya teşvik eden Abdurrahman Binay ve Serdar Güran’a teşekkür ederim.
Yazılarımda işlediğim konularda gerek haber sitem de gerek gazetede başlangıçtan bu güne baktığımız zaman daha ziyade memleket meseleleri ve memleket sevdasının ağır bastığını görürsünüz. Bu sevdanın için de siyaset vardı, ekonomik durumla ilgili halkın geçim sıkıntısından tutun sosyal içerikli konularda haberi yapılan olaylar üzerinde fikir beyanı var.
Memleketim, memleketim, memleketim
Ne kasketim kaldı senin ora işi,
Ne yollarını taşımış ayakkabılarım
Son mintanım da sırtımda paralandı çoktan,
Şile bezindendi
Sen şimdi yalnız saçımın akında,
Enfarktinda yüreğimin,
Alnımın çizgilerindesin memleketim
Memleketim
Memleketim
Memleket sevdası; kimi zaman Türkülere nakşedilmişken, kimi zaman da Nazım Hikmet in özlemini çektiği bir yer olarak şiirde karşımıza çıkmıştır.
İnsanın hayatında iki yer vardır hani. Doğduğun yer ve Doyduğun yer. Bu iki kavram, zeytinyağı ve su karışımı kadar birbirinden bağımsız aslında. Ancak bu karışımın her zaman su yüzüne çıkanı, doğduğumuz yer olan memleket kavramı olmuştur. Çünkü İnsanın Memleketi onun son kalesi, sığınacak en güvenli limanıdır.
Memleket, ait olduğun yer; toprağına, taşına, rüzgarına, havasına karıştığın, türküsünde coşarken, efkarında hüzünlendiğin yerdir memleket ne yapsan da o izi kaybetmek zordur. Aradan bir ömür geçse de.
Evet, memleket meselelerine girdiğimizde eleştirenler olur, menfaatine dokunulanlar olur, fakat çok sayıda memleket sevdalısının manevi desteği vardır arkamızda.
Bürokrat ve siyasetçiler, STK'lar yolcu, biz yazar çizer ve gazeteciler hancıyız. Eleştirilerimiz kişisel algılanmasın. Bürokratın yarın görev süresi dolar gider. Siyasetçi ve STK'nın yarın aday gösterilmez veya seçimi kazanamaz gider. Bu şehrin yazarı, çizeri, gazetesi, gazetecisi bir yere gitmez.
Asıl meselemiz. Memleketimizde güzel şeylerin olmasıdır, memlekete kimin taş üstüne taş koyduğu veya koymadığıyla ilgilenmeliyiz. Biz memleketimizi de, memleketimize hizmet edeni de severiz ve unutmayız. Bizler kadim bir geleneğin mirasçılarıyız. Çok renkli bir kültürün, çok dinli, çok dilli bir yaşamın varisleriyiz.
''Tek eksiğimiz bir Lobimizin olmayışı''
Lobi sözcüğü hol, koridor anlamlarını karşılamaktadır. Lobicilik aslında STK'sı, gazetecisi, yazar cizeri, esnafından oluşan bir temsiliyet olarak ta kullanılır. Faaliyetleri zamanla siyasi kararları etkilemek için siyasi yetkililerle buluşma tartışma çözüm bulma ortamı sunan önemli bir yer olmuştur.
Lobicilik kavramı en basit haliyle yerel ve ulusal alınan kararları etkilemeye çalışmaktır.
Maalesef Kurtalan için hayati önem taşıyan konu ve kararları etkileyecek bir lobiciliğin olmayışı, gelişmekte olan ilçemiz için bir dez avantajdır. Lobicilik, örgütlenme çalışmaları suç imiş gibi algılanmış olacak ki! İlçe üzerinde söz hakkı olanlar bu haklarını her nedense kullanmaktan çekiniyor, tırsıyorlar.
Unutmayın, “Ölümsüz olmak istiyorsan, ya okunmaya değer şeyler yaz, ya da yazılmaya değer işler yap.” Sözünden hareketle, okunmaya değer yazılar yazmak dileği ile...

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve kurtalangazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.